Bir gece yarısı düşüncesi:
Araştırmalar olmadan yasalaştırma ve umut olabilir mi?
TÜRKİYE Genişletilmiş Büyük Ortadoğu Projesi kapsamımda bunalımda.
Daha önceki iktidarların çözemediği nice sorunlar gibi Terör Sorununu Akp de çözemedi.
Çünkü onu besleyen kaynaklar günden güne güçlenerek baskısını arttırıyor.
Sorunun çözümünü ilk iktidar yıllarında, diğer iktidarlar gibi asker ve polis vesayetine bırakan Akp 2005'te işgalci Abd tarafından K. Irak Bölgesel Kürt Yönetiminin kurulması ve 2008'de Pkk'nın genişletilmesini içeren Kck yapılanması ile birlikte 'silahlı siyaset' de 'terör saldırıları' da baskılarını yoğunlaştırarak Akp'yi köşeye sıkıştırmayı başardılar. 'Ya müzakere ya da savaş' içerikli bu dayatmalar Akp'nin Terör Örgütü önde gelenleri ile bir dizi gizli kapaklı görüşmelere bağlı olarak terör örgütü ile siyasi uzantılarının bazı terör eylemlerine karşı 'eylemsizlik' ve 'kovuşturmasızlık' sürecine girilmesine yol açtı. Akp'ce Çözüm Süreci Pkk ile onun siyasi uzantıları olan Bdp ile Hdp'ce 'otuz yıllık savaştan sonra' olması gereken ve kendi zaferleri sonucu TC'nin boyun eğmek zorunda kaldığı bir Barış Süreci başlamış bulunmaktadır.
Daha önceki iktidarların çözemediği nice sorunlar gibi Terör Sorununu Akp de çözemedi.
Çünkü onu besleyen kaynaklar günden güne güçlenerek baskısını arttırıyor.
Sorunun çözümünü ilk iktidar yıllarında, diğer iktidarlar gibi asker ve polis vesayetine bırakan Akp 2005'te işgalci Abd tarafından K. Irak Bölgesel Kürt Yönetiminin kurulması ve 2008'de Pkk'nın genişletilmesini içeren Kck yapılanması ile birlikte 'silahlı siyaset' de 'terör saldırıları' da baskılarını yoğunlaştırarak Akp'yi köşeye sıkıştırmayı başardılar. 'Ya müzakere ya da savaş' içerikli bu dayatmalar Akp'nin Terör Örgütü önde gelenleri ile bir dizi gizli kapaklı görüşmelere bağlı olarak terör örgütü ile siyasi uzantılarının bazı terör eylemlerine karşı 'eylemsizlik' ve 'kovuşturmasızlık' sürecine girilmesine yol açtı. Akp'ce Çözüm Süreci Pkk ile onun siyasi uzantıları olan Bdp ile Hdp'ce 'otuz yıllık savaştan sonra' olması gereken ve kendi zaferleri sonucu TC'nin boyun eğmek zorunda kaldığı bir Barış Süreci başlamış bulunmaktadır.
Yaklaşık bir buçuk yıldan bu yana Türk Güvenlik Güçleri ile geniş topluma karşı Pkk Terör Örgütünün sinsice düzenlediği silahlı ve bombalı saldırılar bugüne kadar yaşanıldığından çok aşağılara çekilse bile kaygılı bekleyiş devam etmektedir.
Bu yüzden kentlerde de yoğun bir örgütlenme içerisinde bulunduğuna inanılan terör örgütünün sık sık aba altında sopa göstermek içerikli asker ve polis vurulmaları, yaralanmalar, içerisinde kızlı erkekli gençlerin de bulunduğu adam kaçırma eylemleri ve Akp'nin Doğu'daki parti teşkilatlarına yönelik kimi ölümü saldırılar durdurulabilmiş değil. Bu gibi gelişmeler yüzünden, ayrımcılık eğilimlerini günden güne yaygınlaştığı toplum kesimlerinde gergin bir bekleyiş içerisinde bulunuyor.
Bu yüzden kentlerde de yoğun bir örgütlenme içerisinde bulunduğuna inanılan terör örgütünün sık sık aba altında sopa göstermek içerikli asker ve polis vurulmaları, yaralanmalar, içerisinde kızlı erkekli gençlerin de bulunduğu adam kaçırma eylemleri ve Akp'nin Doğu'daki parti teşkilatlarına yönelik kimi ölümü saldırılar durdurulabilmiş değil. Bu gibi gelişmeler yüzünden, ayrımcılık eğilimlerini günden güne yaygınlaştığı toplum kesimlerinde gergin bir bekleyiş içerisinde bulunuyor.
Akp ile Pkk yetkililerince gizlice yürütüldüğüne inanılan 'müzakereler' için geçtiğimiz Cuma günü Tbmm’de Akp önerisi olarak tartışılan ve yasalaşan altı maddelik ‘Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun’ geniş toplumun yeni bir dönemece yönlendirilmekte olduğunu göstermesi bakımından büyük bir önem taşıyor. TC’nin eşitlikçi ilgili yasaları ve bu yasa ile geniş toplumu parçalamadan bir arada tutmaya yönelik bir çaba gibi sunulmasına rağmen Türk toplumunun, tıpkı Osmanlı Devletinin öncelikle Balkanlar’da dağılmasını önlemek içerikli elli yıllık ‘ıslahatlar, reformlar, yasalaştırmalar’ benzeri uzun vadede bir parçalanma yatırımı olarak da görülebilir.
Bu topraklarda köklü hiçbir ayrımcılık yapılmadan iç içe yaşayan Türk ve Kürt toplum kesimlerinin birbirinden ayrılmasına yönelik son doksan yıllık kimi yaklaşımlar ve propagandalar bağlamında her iki toplum kesimlerinin korkunç bir ‘ayrıştırılma, bölünme, çatışma’ içerikli bir gerginliğe doğru yönelmekte olduğunu hiç kimse yadsıyamaz.
Bu topraklarda köklü hiçbir ayrımcılık yapılmadan iç içe yaşayan Türk ve Kürt toplum kesimlerinin birbirinden ayrılmasına yönelik son doksan yıllık kimi yaklaşımlar ve propagandalar bağlamında her iki toplum kesimlerinin korkunç bir ‘ayrıştırılma, bölünme, çatışma’ içerikli bir gerginliğe doğru yönelmekte olduğunu hiç kimse yadsıyamaz.
Osmanlı'da ve TC'de Sosyolojinin kurucusu Ziya GÖKALP’in bu konuları da içeren1922’deki tespitlerine de bakmakta yarar vardır. Onun yaklaşımları doğrultusunda AKP CHP MHP bir kaç araştırma daha yaptırmış olsalardı AYRILIKÇILIK bu kadar yaygınlaşmaz... Gençler de TERÖRİST AYRILIKÇI KÜRTÇÜ GERİLLA ya da AKTİVİST (!?) olmazlardı!
Peki, bütün o bildik binlerce ortak değerlerimize rağmen Akp ile muhatabı olduğu silahlı siyaset peşindeki müsellâh (silahlı) kişiler ile onların siyasi uzantısı durumundaki kimi eş başkanlar kendileri için değil de ‘artık birbirinden ayrılması gerektiği’ düşünülen milyonlarca hısım akrabalar içerisinde kimler için ‘umut’ olabilirler?
Peki, bütün o bildik binlerce ortak değerlerimize rağmen Akp ile muhatabı olduğu silahlı siyaset peşindeki müsellâh (silahlı) kişiler ile onların siyasi uzantısı durumundaki kimi eş başkanlar kendileri için değil de ‘artık birbirinden ayrılması gerektiği’ düşünülen milyonlarca hısım akrabalar içerisinde kimler için ‘umut’ olabilirler?


