28 Kasım 2018 Çarşamba
Hayırlı perşembeler. perşembeniz mübarek olsun. aziz TÜRK milleti. çoğunluk illa renkli yazayım! diyorum, o zaman da düşüncelerimi tam ifade edemiyorum. yada kelimeleri kırpıp kısaltmak zorunda kalıyorum, biz ata sözü yazmıyoruz ki veciz olarak yorumlayabilelim. bazanda örneğin "sitok".. olması gereken imlada! değilde söylendiği gibi yazıyorum. örneğin bir böyük kişi! bu şekilde söyleyince ben de öyle yazıyorum. yani; stok değilde "sitok" gibi... ya ! değilde yavvv! gibi... Türk dil kurumundan özür diliyorum.
gelelim son habere. viyadük kazasına yayın yasağı neden getirlmiş?.. vuku şuyuundan beter!.. efendim "toplum ahlakı bozulmasın " mış. gece uykum kaçtı hep bunu düşündüm. bir kazayı haberleşmek, yorum yapmak, rahmet okumak neden toplum ahlakını bozar?....
sabaha karşı bunun cevabını buldum gibi.
beyler, çoğu zaman kendilerine yakın olanlardan dualar aldıklarını iyi dileklerde bulunulduklarını kerametli olduklarını söylüyorlar ya!. ee! elbette buna karşı olanlar, muhalif olanlarında bu kazalara sebebiyet verenlere bir kaç lafı olacaktır! işte bu gurupta, dileklerini ardı arkası kesilmeyen ve hemen hemen aynı guruba ait olan firmalara, can acısıyla verip veriştirecek. olmadı daha daha ifade etmek için can baba gibi küfüre sarılacak, beddua ile dua ve rahmetlerde bulunacak!.. işte tamda bu arada toplumun bu dilek ve düşüncelerini ifade etmeleri ahlaki bulunmuyor ve yasak ediliyor! ben ancak bunu düşündüm. yoksa neden olabilir? neden ahlak bozabilir değilmi? başka yorumları olan lutfen paylaşsın. nedenini araştırıyoruz. yayın yasağını delmiyoruz, beyler.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)